12:02 - Yabancılara konut satışında rekor!
15:11 - Elektrikli süpürge devi otomobil üretecek!
14:15 - TÜRGEV’in sunucuları hacklendi!
12:59 - Twitter’da devrim gibi yenilik!
13:02 - Kaybolan Honor modelini bulana ödül!
11:23 - Uzun zamandır beklenen Samsung Galaxy A8 güncellemesi geldi
15:06 - YSK’dan flaş KHK’lı seçmen kararı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AYM’nin gala yemeğinde Batı’nın adalet konusunda uyguladığı çifte standarda işaret ederek, “Bari kendi koyduğun kurala uy” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM) “siyasi denetim” kararına tepki göstererek, “Fransa olağanüstü hal şartlarında seçime gidince ses çıkarmayanların, üstelik de bir darbe girişiminin ardından Türkiye aynı yöntemi uyguladı diye bizi yeniden denetim sürecine almaları en hafif ifadesiyle ayıptır. Tarih en büyük hakemdir. Bugünler gelip geçecek ama herkesin doğruları ve yanlışları bir ibret vesikası olarak ortada kalacaktır. Biz Türkiye olarak doğru bildiğimiz yolda kararlılıkla ilerlemeyi sürdüreceğiz.” diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi’nin Beykoz Mecidiye Kasrı’ndaki 55. Yıl Dönümü Gala Yemeği’ne katılan Erdoğan, “Bugün bir yerde güvenlik sorunu varsa, orada asıl sıkıntı adaletin olmayışıdır. Bir yerde sefalet, yoksulluk almış başını gitmişse orada da asıl sorun adaletin işleyişindeki aksaklıklardır. İç savaşların, çatışmaların, kaosun hakim olduğu yerlerde insanların maruz kaldıkları zulüm, adalet mekanizmalarının işlemez hale gelmesinden kaynaklanıyor.” dedi.
Herhangi bir yerde asayiş sağlandığı zaman ilk tesis edilen kurumun, adalet kurumu olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Hayatımızı idame etmemizi sağlayan diğer tüm imkanlar, işler bir adalet sistemi varsa, sağlıklı şekilde kullanılabilir ve sürdürülebilirliği sağlanabilir. Aksi taktirde kaos, kaçınılmazdır. Bugün dünyamızın en büyük sorunu, adaletin işlemesi için ihdas edilen kuralların uygulanmasındaki çifte standartlar değil midir? Mesela, terörle mücadeleyi kendi toplumunun güvenliği için hak görenlerin, sıra başkalarına geldiğinde farklı mülahazalar içine girmesi adaletsizlik değil midir? Aynı şekilde siyasi ve ekonomik kuralları, işlerine geldiği gibi uygulayanların yaptıkları işin adı adaletsizlik değil midir? Dikkat ediniz, burada Afrika’da açlıktan ölen çocuklarla, Batı’da obezite tehdidine maruz kalan çocukları mukayese etme kolaylığına kaçmıyorum. Hepimizin içinde olduğu çok daha somut, çok daha yaygın sorunlardan söz ediyorum. Adalet sistemi, toplumu ve devleti bir arada tutan her şeyin çıkış noktası olduğu kadar, toplumun ve devletin tefessühünün de kaynağıdır.” ifadelerini kullandı.