12:02 - Yabancılara konut satışında rekor!
15:11 - Elektrikli süpürge devi otomobil üretecek!
14:15 - TÜRGEV’in sunucuları hacklendi!
12:59 - Twitter’da devrim gibi yenilik!
13:02 - Kaybolan Honor modelini bulana ödül!
11:23 - Uzun zamandır beklenen Samsung Galaxy A8 güncellemesi geldi
15:06 - YSK’dan flaş KHK’lı seçmen kararı!
Avusturalyalı, Amerikalı ve İsveçli uzmanlar yaptıkları ortak çalışma ile intihar etme riski altındaki insanların tespitinin kan testi ile mümkün olabileceği sonucuna vardı.
Dönüşümsel Psikiyatri adlı bir bilimsel yayında yer alan araştırmaya göre, intihara eğilimli insanlarda belirli bir enzimin faaliyetinin azalması, beynin korunması için önemli olan bir molekülün üretimini azaltıyor.
Araştırmaya öncülük eden Sydney’deki Mcquarie Üniversitesi’nden Profesör Gilles Guillemin “Şu anda intihar eğiliminin ardındaki biyolojik mekanizmayı çok daha iyi görüyoruz. Bir sonraki adım intihar riski taşıyan insanlardaki quinolinik ve pikolinik asitleri tespit edebilecek basit bir kan testi.” diyor.
Guillemin ayrıca bu kan testinin iki ya da üç yıl içinde yaygın bir şekilde kullanılabileceğini ve psikologlarla psikyatrlara intihar riski teşhislerini doğrulama şansı vereceğini söylüyor.
Fazla üretilen enzim
Professör Guillemin ve uluslararası ekibi üç yıl önce quinolinik asit adlı bir nörotoksinin intihar eğilimiyle doğrudan bağlantılı olduğunu keşfetti.
Bu asitin fazla olması beynin ruh hali ve davranışı düzenleyen bölümlerindeki nöronların faaliyet biçimini değiştiriyor.
Son çalışmada da intihar eğilimli insanlarda beynin korunması için önemli bir molekül olan pikolinik asitin daha az üretildiği saptandı.
Çalışmada aynı zamanda, antidepresan ilaçlar kullanan intihar eğilimli insanlarla, kullanmayanlarda aynı biyolojik değişikliklerin görüldüğü belirlendi.
BBC TÜRKÇE