Hırvatistan’da Mia Kovacic’in sunduğu bir televizyon programında Tuba Büyüküstün ile yapılan röportaj ekrana getirildi. Aynı zamanda başta Ortadoğu ve Kuzey Afrika olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde büyük hayran kitlesi bulunan Tuba Büyüküstün, çocukluk döneminin, ‘Çok sıradan, mutlu ve normal’ geçtiğini, ailesinin tek çocuğu, tek kızı olması nedeniyle kendisine çok değer verildiğini söyledi.

“AKTRİS OLMAM KADER”

Büyüküstün, öncelikle mühendis olmak istediğini daha sonra sanat eğitimi aldığını, daha sonra biyolog olmak istediğini anlatırken, “Neden?’ derseniz bilmiyorum. DNA’yı çok merak ediyordum. Aktris olmamın ‘kader’ olduğunu düşünüyorum. Ben oyunculuk yapmaya başladım. 2 yıl sonra oyuncu olmaya karar verdim” dedi.

“EMMY ÖDÜLÜNE ADAY OLDUĞUMU TWİTTER’DAN ÖĞRENDİM”

Tuba Büyüküstün, bir dizide birlikte rol aldığı Engin Akyürek’ten sonra 2004’te Emmy ödülüne aday gösterildiğini hatırlatarak, “Sizi aradıklarında ne hissettiniz?’ sorusu üzerine, “Bu çok garipti ama kimse beni aramadı. Eşim Twitter’de okudu haberi. Ve biz haberin kaynağını aramaya başladık. Haber doğru mu, yalan mı diye” konuştu.

“PARİS’TE ROMANTİK BİR ŞEKİLDE EVLENDİK”

Hakan: Muhafız’ın 2. sezon ilk fragmanı yayınlandı

Büyüküstün, bir soru üzerine eşi Onur Saylak ile yıllar öncesine dayanan arkadaşlığı bulunduğunu ifade ederek, “O her şeyden önce gerçekten iyi bir insan. Gerçekten güzel bir adam. Ve çok romantik. Paris’te evlendik çok romantikti” diye konuştu.

Tuba Büyüküstün, 4 yaşındaki ikizleri ‘Maya’ ve ‘Toprak’a hangi değerleri öğretmeye çalıştığı sorusuna ise, “Benim için önemli olan insanın kendini tanımasıdır. Çünkü bizler her zaman kendimizden uzak duruyoruz. Biz başkalarını kendimizden daha iyi tanıyoruz. Önce kendimizi görmeliyiz, kendi yolumuzu keşfetmeliyiz” karşılığını verdi.

SABAH